Kadın Öyle Bir Dua Etti Ki !
Bu haber 17 Kasım 2022 - 11:12 'de eklendi ve 252 views kez görüntülendi.
-
-
Nurcan hanım kapı komşumuzdu. Mahallemize evlendikleri süre taşınmışlardı. Sonradan çok sevmiş olmalılar ki mahalleden bahçeli bir ev alıp temelli yerleştiler. Taşındıktan bir sene sonra tanrı onlara nur topu benzer biçimde bir adam evlat vermişti. Kocası Mehmet Bey inşaat işiyle uğraşıyordu. Kendi halinde bir adamdı evle iş arasında gidip bir yaşamı vardı. Mehmet bey de Nurcan Hanım da çok iyi insanlardı. Bir güne bigün kimse onlardan rahatsız olmamıştı. Öyle güzel bir yuvaları vardı ki hepimiz gıpta ile bakar, Allah derdi. Kapı komşumuz olduğundan onlarla bir aile şeklinde olmuştuk. Gizlimiz saklımız yok derecesinde samimiydik. Bazen ben bazen Nurcan Hanım birbirimize konuk olur, dertleşirdik. Yağmurlu bir kasım sabahıydı. Kapım ağır ağır çalınmıştı. Hayrolsun diyerek gidip açmış olduğumda karşımda Nurcan hanımı çok kötü bir vaziyette gördüm. Derhal içeri alıp ne işe yaradığını sordum. Onu böyle üzen, kahreden şeyi bir an önce öğrenmek istiyordum. İçeri geçtikten sonrasında beş dakika bile geçmemişti ki Nurcan Hanım birden ağlamaya başladı. Hemen sarılıp ona niçin böyle ağlamış olduğını sormuş oldum. Bir süre hiç Konuşmasından sessizce bekledik. Sonra Nurcan Hanım konuşmaya karar vermiş şeklinde boğazını temizledi. İçimden bir ses Nurcan bayanın başına çok kötü bir şeyin geldiğini söylüyordu. Onu cesaretlendirmek için hadi Nurcan Hanım dedim derdini paylaşmayan dermanını bulamaz dedim. Bunca senelik komşuluğumuz vardı onun için elimden gelen her şeyi yapacaktım. Bunu dememle birlikte içini bir kurt şeklinde kemiren şeyi bana açıklamıştı. Mehmet bey nicedir eve geç geliyormuş. Onun kendisini aldatmasından korkuyormuş. Bunu der demez tekrar ağlamaya başlamıştı. Ağlarken söylemiş olduği başka şeyler beni dehşete sürüklemişti. Devamı için sonraki sayfaya geçiniz…
-
-
Aradan bir ay benzer biçimde bir süre geçmişti. Nurcan hanım bir sabah yine çıkageldi. Bu sefer ağlamıyordu ama yüzü gene asıktı. Derhal içeri buyur edip yuvalarının huzurunu sordum. Şüphelendiği şeyin boş çıkması ümidiyle sürekli dua ediyordum içimden. Bu şekilde güzel bir yuva dağılmamalıydı. Asık çehreı giderek daha sonrasında kuruntularının haklı çıktığını anladım. Yüzüme şimdi ben ne yaparım manasında bakıyordu Nurcan Hanım. Ona teselli vermek istiyordum fakat bunu iyi mi yapacağımı bilemiyordum. Mehmet bey benzer biçimde bir insan nasıl olur da böyle kötü bir işe başvurmuştu aklım almıyordu. Nurcan hanım ben sormadan detayları anlatmaya başlamıştı. O konuştukça ben dinledikçe gözlerimiz doluyor durmadan ağlaşıyorduk. Bana bir ay önce anlattığı gibiymiş her şey. Mehmet beyin iş yerine gelen bir hanıma âşık olmasıyla başlamış tüm olanlar. Hanım öyle güzel ve alımlı değilmiş ama bir halde oluvermiş bu iş. Başlarda ilişkilerini gizli saklı tutmuşlar fakat sonrasında Mehmet Bey boşanmayı düşünmeye başlayınca her şey ortaya çıkmış. Nurcan hanımsa kocasının ceketinin cebinde bulmuş olduğu pırlanta yüzükten anlamış aldatıldığını. Çünkü kocası ne o gece ne de başka bir gece yüzüğü ona armağan etmemiş. Çaresizce başıma gelecekleri umuyorum artık dedi Nurcan Hanım. Elimden bir şey gelmiyor, aslabir çözüm yolu bulamıyorum diye de eklemişti. Nurcan hanım bunları anlatırken aklıma tek bir şey gelmişti benim. Nazar. İçimden bir ses bu mutlu yuvanın nazara geldiğini söylüyordu. Birden aklıma bir şey geldi. Bir ihtimal onlara yardımcı olabilir yuvalarını dağılmaktan kurtarabilirdim. Nurcan hanıma her gün belli sayılarda Ayetel Kürsi okumasını söyledim. Böyle güzel bir yakarış içten okunursa üstlerindeki fenalıkları allah’ın izniyle kalkacağını da belirttim. Birkaç gün sonrasında yolda karşılaşmış olduğumızda hastaneye gittiğini söylemişti ve yüzü gülüyordu. Fakat bu hastane işi ne oluyordu acaba şimdi? Çok sonra bunu acı bir halde öğrenecektim. Bir sabah kapım hızlı hızlı çalındı. Gelen Nurcan hanımdı ve yüzünde güller açıyordu. Muradına ermiş benzer biçimde bir hali vardı. İçeri buyur edip sormuş oldum. Bana Ayetel Kürsi’nin işe yaradığını yuvalarına eski huzurun geldiğini söyledi. Meraktan ölüyordum. Hemen detayları öğrenmek istedim. Etmiş olduğu duaların kabulüyle Mehmet Bey bir gün hatalarının farkına varmış. Nurcan hanımın ayaklarına kapanarak özürler dilemiş. Kendisini affetmesi için yalvarmış. Iyi mi bulunduğunu bende anlayamadım demiş. Birden kapılıp gittim ve dönemedim. Üstümde kötü bir hal vardı sanki demiş. Acı çekmesine rağmen evine dönemiyormuş. Nurcan hanım çocuklarının geleceği parçalanmasın diye kocasını affetmiş. Mehmet bey diğer hanımı tekrar görmemiş ulaşınca de kovmuş. Böylece yuvaları eski huzurlarına kavuşmuş. Her şey eski hazzını alıyormuş yavaş yavaş. Bana ona böyle bir nasihat verdiğim için de çok teşekkür ediyordu. Durup durup sarılıyor sevinç gözyaşları döküyordu. Nurcan hanımla kahvelerimizi içtikten sonrasında o kalkıp gitti. Bense ev işlerime dönüyordum ki kapım çalındı birden. Herhalde Nurcan Hanım bir şey demeyi unuttu diye düşünüyordum. Kapıyı açtığımda çok şaşırmıştım. Çünkü Mehmet Bey birazcık ötede durmuş benim bir şey dememi bekliyordu. İçeri buyur ettimse de yanlış anlaşılır diye içeriye girmedi. Diyeceklerimi kapı önünde de söyleyebilirim hiç zahmet etmeyin diyerek teşekkür etti. Adım atarından geçen vakaları bildiğim için utangaç utangaç bakıyordu bana. Sonrasında konuşmaya başladı birden. Nurcan hanım bir aydır bir bölgelere gidip geliyormuş acaba bilgim var mı diye sormak istemiş. Bilgim yoktu bu mevzuda. Nurcan hanım nereye gidiyordu acaba? İçime bir kurt düşmüştü. Yarın sabah ilk iş Nurcan hanımlara gitmeye karar verdim. Kapıyı o şen yüzüyle açmıştı Nurcan Hanım. İçeride kahvelerimizi içerken lafı uzatmadan dün o gittikten sonrasında Mehmet beyin geldiğini ve söylediklerini anlattım. Başlangıçta utanıp sıkıldı konuşmak istemedi fakat ben ısrar edince konuşmaya başladı. Mehmet beyin kendisini aldattığı dönemlerde göğsünde şiddetli bir ağrı başlamış. Başlarda önemsememiş ama ağrı artınca doktora gitmeye karar vermiş. Doktor ona meme kanseri bulunduğunu söylemiş. Kanser dördüncü evredeymiş doğrusu durum kritikmiş. Henüz ilaç tedavisi başlatmamışlar. Bunu duyunca başımdan kaynar sular dökülmüştü adeta. Ne diyeceğimi bilemiyordum. Yuvasının huzurunu yeni kazanmışken şimdi de bu çıkmıştı ortaya. Ama Nurcan Hanım çok metanetliydi. Bu da bir sınav diyordu. Önemli olan sınavdan geçmekti. Bu konuşmadan kısa bir süre sonra Nurcan Hanım hastalığını gizleyemez hale gelmişti ağrıları yüzünden. Ailesini kötü etkilememek için gizli gizli gittiği tabip randevuları da böylece ortaya çıkmıştı. Aradan beş ay geçmişti. Nurcan hanım daha fazla dayanamamış tüm tedavilere karşın hayatını yitirmişti. O ölmüştü ama yuvasının huzurunu sonuna kadar korumuştu. Bu işte de ona maksimum etmiş olduğu dualar yardım etmişti.